29 Temmuz 2011 Cuma

VATAN HAİNİYMİŞİM

Geçenlerde yazlıkta alkolle açılmış aklımızın ışığı altında arkadaşlarla dünyayı kurtarırken, bir arkadaşımın şakayla karışık "vatan hainisin oğlum sen" serzenişiyle karşılaşmıştım. Bugünlerde bu konuyu sık sık düşünür oldum. Vatan haini olabilir miydim gerçekten? Ya da vatan haini ne demek, kime denir, nasıl bir şeydir, yenilir mi, içilir mi? Hoş, Ahmet Kaya'nın, Nazım Hikmet'in, Pınar Selek'in, Deniz Gezmiş'in, İbrahim Kaypakkaya'nın, Mahir Çayan'ın, sosyalistlerin, komünistlerin, vicdan sahiplerinin, ilim-irfan erkanlarının vatan haini olarak nitelendiği ülkemde, vatan haini olmakla isnat edilmek, iyi bir durum olsa gerek. Yine de, vatan hainliği mevzusunu aklımdan bir türlü çıkaramadım. Sonra kısa bir liste hazırlamaya karar verdim. Beni vatan haini yapan şeylerin listesi. Buyrunuz;

1- Devletin kutsallığına inanmamak. Evet, maalesef devletin kutsallığına inanmıyorum. Öğretmenlerim, ebeveynlerim yeterince iyi öğretememiş olmalılar bana devleti. Ya da benim kalın kafalı olmamdan kaynaklanan bir durum vardır, bilemiyorum. Benim için önemli olan insan oldu her zaman. İnsanların rahat yaşaması için devletlerin icat edildiğine inandım. Bu yüzden de devletin insanlar üstü bir erek olduğuna inanamadım hiç bir zaman, devlet isterse sever isterse döver diyenleri yanlış duyduğumu zannettim. Devlet öldürmüşse bir bildiği vardır, devlet hapse atıyorsa bir bildiği var, devlet açları, hastaları görmüyorsa bir bildiği var diyenleri anlayamadım. Diyorum ya, kafam kalındır benim biraz. Oldukça fazla anlayamama sorunum var.

2- Bayrağın bizzat cismine saygı duymamak. Bayrağın bildiğiniz elle tutulanına saygı duymamı bekleyenleri hep yüzüstü bıraktım. Bayrağın, manevi, sembolik bir anlamı olduğuna inanıyorum. O bayrak kanla oluştu kanla diyen, kana susamış insanları da anlayamadım. Her devletin, kendisini temsil etmesi açısından bir bayrağı olur, bayrak tabi ki var olacak. Ancak bayrağa neden selam durmam gerektiğini bilemedim. Elime yüzüme bulaştırdım her şeyi. Vatan haini olmak böyle bir şey sanırım.

3- İstiklal marşını eleştirmek, andın kaldırılmasını talep etmek. İstiklal marşının içeriğini eleştirdiğim için ciddi suçlamalarla karşılaştım. Din propagandası yapıyor, ateistleri temsil etmiyor dediğim için dinsiz kabul edildim. Değiştirilmesi gerek dediğim için vatan haini oldum. Andımız ise tamamen kaldırılmalı, etnik kimlik baskısı yaptığı gibi, çocukların her gün bir yemini tekrarlamasının anlamsızlığından, komikliğinden bahsettim. Linç ediliyordum. Vatan hainliği böyledir işte, görüldüğü yerde kafası koparılmalıdır.

4- Kürtlere fazla yakın durmak. Kürt olduğum gerçeğini bir kenara bıraksam bile, birilerinin bana sen şusun sen busuın demesine gıcık olsam bile, kendisini Kürt olarak tanımlayan insanlara karşı haksızlık yapıldığını savunduğum için, Kürtçe diye bir dil var, ve herkes anadilinde eğitim alma hakkına sahip olmalıdır dediğim için vatan hainiymişim. Almanya'da Türkleri, Çin'de Türkleri, Amerika'da zencileri, latinleri, İsrail'de Filistinlileri, Müslümanlar arasında Yahudileri, savunduğum için vatan hainiymişim.

5- Bölücülükle suçlananların, bölücü değil ayrılıkçı olduğunu ve ayrılıkçılığın herkesçe konuşulabilen bir siyasi argüman olması gerektiğini savunmak. Ayrılıkçı değilim, ancak benim ayrılıkçı olmamam birilerinin ayrılıkçı olabileceği gerçeğini de değiştirmez. Anlaşamayan iki insanın ayrılmasından daha doğal bir şeyin olamayacağını savundum. Ayrılmayı konuşmanın yasak kabul edildiği katolik kilisesi gibi dogmatik olmamamız gerektiğini söyledim ve evet yine vatan haini oldum. Birileri konuşamadığı için silaha sarıldı, birileri buna göz göre göre göz yumdu. Sonra yine ben vatan haini oldum. Hep vatan hainiyim, hep.

6- Mustafa Kemal'i sevmemek. Evet, bu ülkede bir insanı sevmemek vatan hainliği demek. Mustafa Kemal'in ilkelerinden milliyetçiliği benimsemediğim için, ya da Dersim'in Tunceli'ye dönüştürülmesinde yapılanlardan rahatsız olduğum için, ya da Kurtuluş Savaşı'nın başarısının tek bir etnik halka mal edilmesinden rahatsız olduğum için. Parsel parsel toprağın, halk yerine, paşalara, aşiret reislerine dağıtılmasını yanlış bulduğum için. Fikirlerinin büyük bir kısmını ve ideolojisini beğenmediğim için sevmiyorum ben Mustafa Kemal'i. Bu ülkenin kurtuluşuna önderlik ettiği için, ya da latin alfabesini getirdi diye değil. Giyim kuşam inkilabından dolayı da değil. Mustafa Kemal'i neden sevmediğime dair sayfalarca yazı yazabilirim. Ancak konumuz o değil. Sonraya kalsın.

7- Askerliği reddetmek. İnsanların ölümüne ortak olmamak adına, ya da devlete hiç bir şey borçlu olmadığımı düşündüğümden dolayı askerliğe gitmeyi reddediyor olmam, beni vatan haini yapıyor. Silahlar sussun demek beni vatan haini yapıyor. Sadece bireysel silahlanmaya değil, ordusal silahlanmaya da karşı olmam beni vatan haini yapıyor. Savunmaya aktarılan paranın büyüklüğünden şikayet etmem de, beni vatan haini yapıyor. Vatan haini olmak, fazla kolay.

Evet dostlar, sıkı bir vatan hainiyim. İnsana değer veren, insandan, insanlıktan daha önemli, daha kutsal hiç bir vatani mevzunun olmayacağını savunan herkes gibi. Ve ömrüm boyunca, bilgimin, aklımın, vicdanımın yettiği ölçüde de vatan hainliğine devam edecem. Tabi eğer bunun ismi vatan hainliğiyse.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder